Türkiye’de KOBİ seviyesinde Yönetim Danışmanlığı
KOBİ nedir? (small and medium enterprise)
İlk önce yazıma kobinin uluslararası tarifini yapmakla başlamak istiyorum.
AB müktesebatıyla uyum çalışmaları kapsamında Kobi'nin yeni tanımı; 250 kişiye kadar işçi çalıştıran ve 50 milyon euroya kadar ciroya sahip işletmelerdir. Günümüzde Kobi Tanımı sadece üretim sektörünü değil,aynı zamanda tüm hizmet sektörünü de kapsamaktadır
Kobi denildiğinde sadece kısıtlı bir tanımdan ziyade, bir bütünü ele almak daha doğru olur. Çünkü Kobi kapsamına 3 farklı birim girmektedir. Bunlar; Mikro ölçekli işletmeler, küçük ölçekli işletmeler, orta ölçekli işletmeler olarak sınıflandırılmakta.
Kobi´ler 3 grupta sınıflandırılmıştır;
1- Mikro ölçekli işletme: Bünyesinde yıllık 10 kişiden az çalışan barındıran ve yıllık net satış hasılatı ya da mali bilançosu 1 milyon Türk Lira’sını aşmayan işletmeleri kapsar.
2- Küçük ölçekli işletme: Bünyesinde yıllık 50 kişiden az çalışan barındıran ve yıllık net satış hasılatı ya da mali bilançosu 5 milyon Türk Lira’sını aşmayan işletmeleri kapsar.
3- Orta ölçekli işletme: Bünyesinde yıllık 250 kişiden az çalışan barındıran ve yıllık net satış hasılatı ya da mali bilançosu 25 milyon Türk Lira’sını aşmayan işletmeleri kaplar.
Kısaca KOBİ tarifinden sonra gelelim Türkiyemizde bu KOBİleri uluslarası firma yapma girişimimize, bu bağlamda bütün küçük ölçekli firmaların kalkınması için her şirkete bir yönetim danışmanı ve konusunda uzman bir ekibe ihtiyaç vardır.
Ne yazık ki Türkiye şartlarında Yönetim Danışmanlığı = Akıl Satışı olarak yorumlandığından, KOBİ ölçeğindeki firma sahipleri veya yöneticileri Yönetim Danışmanına verilecek parayı gereksiz lüks olarak algılıyorlar. Bu algının yaratılmasında ehliyetsiz kişilerin ortalıkta yönetim danışmanı kimliği ile dolaşmalarının çok büyük katkısı var. Ben bile bazen bu gibi kişiler ile karşılaşınca aynı düşünceyi paylaşıyorum.
Öncelikle Yönetim Danışmanı kimdir? Görev tanımından başlamak lazım bu algı düzeltmesine… Yönetim Danışmanı sizin yapacağınız/yapmanız gereken bir işi ücret karşılığında yapan kimse değildir. Türkiye’de, özellikle KOBİ seviyesindeki işletmelerde, iş takipçiliği, part time iş görme ve danışmanlık tamamen birbirine girmiş durumda. Danışman etiketli insanları ellerinde firma dokumanları ile iş takibi yaparken görmek zaten bu yanlış algının başlangıç noktası.
Lütfen düşünelim, DANIŞMAN = Danışılacak, Fikir alış verişi yapılacak, Mentor’luk alınacak kişi… Peki biz neyi danışacağız bu insanlara? Hangi konuda ya da konularda onların görüşlerinden ya da tecrübelerinden, bilgilerinden istifade edeceğiz?
Öncelikle Yönetim Danışmanı dediğiniz kişi, yönetim seviyesindeki kadro ile firmanın mevcut durumu ve geleceği arasındaki köprüyü kurma, en kestirme yolu çizme sorumluluğundaki kişidir. Yönetsel kabiliyetleri olmalıdır, dinleme becerisi olmalıdır, marketing bilgisi olmalıdır, marka yönetimi konusunda bilgisi olmalıdır, finans ve mali tablolar hakkında yorum yapabilmelidir, firmanın yatırımları konusunda yön verebilmelidir, ülke gündemini takip etmelidir, global pazarlar ve global para politikaları hakkında bilgi sahibi olmalıdır. En önemlisi Yöneten ve yönetilenler arasındaki ilişkinin denge noktası olabilmelidir.
Danışman; yeri geldiğinde bilmediğiniz bir konuda bilgi aktarabilen bir kişi olabileceği gibi bilginiz olan bir konuda fikir alış verişi yapabileceğiniz bir kişi de olabilir. Danışman bir işletmenin ihtiyaçlarını analiz edebilen ve kendi network’ü içindeki uzmanlardan destek alabilen ve sorunların çözümü için yol gösterebilen kişidir.
Sorulan sorulara aldığınız inanılmaz basit cevaplar olmalıdır bir Yönetim Danışmanında. Kıymeti buradadır. Ona ödeyeceğiniz ücretin miktarının önemsizliği de buradan kaynaklanır. Yeterki doğru insanlar ile karşılaşın.
Türkiye Yönetim Danışmanlığı konusunda daha yolun başında sayılır. Bireysel danışmanlık artık Kurumsal ve bir profesyonel Network’ü yöneten, içinde finans, hukuk, kalite, yönetim, pazarlama, marka birimleri barındıran yapılara dönecek.
Gerçek Yönetim Danışmanları profesyonel yöneticilerin yol arkadaşlarıdır. Bu asla akıldan çıkarılmamalıdır. Bunun için konusunda uzman profesyonel insanlarla çalışmak ,başarıya ulaşılan bir yoldur.
Henry Ford güzel sözü ile yazımı bitirmek istiyorum.
“BİR ARAYA GELMEK BAŞLANGIÇTIR.
BİR ARADA DURABİLMEK İLERLEMEDİR.
BİRLİKTE ÇALIŞMAK BAŞARIDIR.”
Ali Oygün ÜMİTLEN SMMM-Bağımsız Denetçi
Henüz kimse yorum yapmamış, ilk yorum yapan siz olun.